Bir Gazete Belediye Başkanını Neden Hedef Alır?

Ah Ali’m ah... Sen Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu döneminde Almanya’ya gidip 5 gün orada ekmek elden su gölden yaşamadın mı? Hatta ücretini belediyenin ödediği otobüsle Hollanda’ya geçmedin mi?  Ya Şeref Malkoç ile gittiği ülkeler… Sen olunca gezmek serbest,  millet habere gidince saldır öyle mi? Yapma Ali’m, biz seni tanıyoruz.

Anlamadığımız şu;  gazetesine bastığı fotoğraftaki kişi Kebir’in ortaklarından. Kebir hem reklam veriyor, hem de rezil oluyor. Sonra da haberim yok diye, ‘Çocuklar yaptı’ diyorsun... Karnıma ağrılar giriyor gülmekten Ali’m.

Ali’m bu aralar kalemşor sayısını arttırmış. Yakın arkadaşılarına yazı yazdırıyor. O da aklı sıra yazı yazdığını sanıyor. Herkes yazar olmuş. Yazısında hem soru soruyor, hem cevap veriyor.

Bitmedi Ali’m, bitmedi…

Bir İlçe Belediyesinin şikâyet hattını güzelleştireceksin, Büyükşehir Belediyesi’nin şikâyet hattını ise  ‘vayyy bakın ne kadar şikâyet gelmiş’ diye manşet atacaksın. Yapma Ali’m yemiyor millet… Zorlama artık…Tuşba’ya yapılan bedesteni yazıyorsun da bir İlçe Belediyesinin Doğu Anadolu Bölgesine yaptığı geziyi neden yazmıyorsun?

Bak Ali’m muhabirinin başından sonuna kadar izlediği konseri ‘korona yayılıyor’ diye yazıyorsun da, Eren Bülbül’ün galasını neden yazmıyorsun? Ya da bir İlçe Belediye başkanının sahilde organize ettiği konseri neden görmezden geliyorsun? Yapma Ali’m. Bu kadar açık verme… Sadece Büyükşehir Belediyesinin konserlerinde mi korona yayılıyor?

Yazımızın başlığına gelince;

Napolyon ne demiş… Ali’m! sen bilirsin, nerelerden ne alınacağını…  Kitap ve reklam adı altında nelere göz yumdun, nelere Ali’m. Özel bir Üniversitenin kaçak yapılarını bile legal gösteren sen değil misin? Neden bunu yapıyorsun. Onlara da kitap yazdın onun için mi?

Ne dersin Ali’m…

Kısacası ne dersen de Ali’m, senin oyunların artık tutmuyor…