Trabzon, Trabzonlu Bu Ülkenin Çimentosudur. Vatanını sever, asla ihanet etmez. İnatçıdır, her işte en iyi olmak ister. Girişkendir, herkesle dostluk kurmak ister. Her ilde olduğu gibi İstanbul’da da cemiyet hayatına yön veren temsil kabiliyeti olan insanlar topluluğudur. Yıllarca futbolun üç büyütülmüşü Anadolu kulüplerini meze olarak görüp, şampiyonlukları kendi aralarında paylaşmışlardır.

Ta ki Trabzonspor futbola ağırlığını koyana kadar. Özkan Sümer’e, Ahmet Suat Özyazıcı hocaya, Şamil Ekinci, Mehmet Ali Yılmaz’a rahmet olsun. Trabzonspor’u sahada mağlup edemeyenler, şikeyi icat etmişler, hakemleri satın almışlar ve bir şekilde hakkını gasp etmişler.

Profesyonel futbol endüstrisinde büyük paraların döndüğü bu arenada zaten ekonomik olarak bu üç büyütülmüş kulüp ile mücadele etmenin imkânı yok. Etmek için bir dünya borcun altına girmiş durumdayız. En önemlisi ise açıkça hakkın gasp edilmesi Trabzonsporlularda travmaya dönüştü. Yazıktır, günahtır, bu insanlara.

Kimisi kalpten ölmekte, kimisi üzüntüden hasta olmakta. Bu kirli ilişki ağıyla mücadele edemiyorsanız ki edemezsiniz. Bu insanlara bir iyilik yapın, çekilelim bu kirli arenadan. Boğulsunlar oluşturdukları lağım çukurunda.