CHP Trabzon Milletvekili ve 28. Dönem Milletvekili adayı Ahmet Kaya, Tonya’da vatandaşlarla bir araya geldi. Türkiye’nin 80 yıllık dönemindeki 123 milyar dolar borcun Ak Parti döneminde 500 milyara çıktığını söyleyen Kaya, “Bir hayırsız evlat geldi. Tüm birikimlerimizi sattı. Paramız pul oldu.” dedi. Adaletsiz gelir dağılımına dikkat çeken Kaya, “Bu ülkede birinin evinde bolluk bereket varken, öbürü tencere kaynatamıyorsa bir sıkıntı var demektir.” ifadelerini kullandı.
YILLARCA VATANDAŞLAR ARASINDA AYRIMCILIK YAPILDI
İhaleler ve işe alımlarda adam kayırmacılık yapıldığını kaydeden Kaya, “84 milyonun belki 500 bini keyif içinde yaşıyor. 83 milyon sıkıntı çekiyor. Biz diyoruz ki bu ülke üreten güçlü ülke olsun. Ama üretileni de adaletli paylaşsın. Kaynaklarımız belli insanlara gitmesin. İhale veriliyor. Verilirken de ‘benim partili misin, benim yandaşım mısın?’ mantığıyla veriliyor. İşe adam alınacak. ‘benim partilim misin, dayın kim?’ İnsanlar işe alınıyor ya da alınmıyor. Oysa bu ülke hepimizin. Hepimiz bu devlete askerlik yaptık. Bu milletin evladıyız. Bu devlet, millet sıkıntıya düştüğünde cepheye koşup can verecek insanlarız. Ötekileştirme var. Ya bendensin yaşarsın. Ya benden değilsin bakarsın çarene. Hepimiz bu ülkenin vatandaşıysak devlet bizim aramızda ayrım yapmayacak. Çocuklar bir sınava giriyor. Sınavda 85-90 puan alan çocuklar mülakatta yeniliyor. Arkasında Ak Partili güçlü dayısı yok diye. İktidara gelip biz de adaletsizlik yapacaksak, Allah o iktidarı nasip etmesin!” diye konuştu.
YAŞANANLARI AKIL SÜZGECİNDEN GEÇİRİN
Türk lirasının değer kaybettiğini dile getiren Kaya, “Pazar günü bir seçime gideceğiz. Bütün yaşananları akıl süzgecinden geçirip, elimizi vicdanımıza koyup oyumuzu kullanacağız. Bir 5 yıllık yetki istiyoruz. 21 yıldır bu yetkiyi bir partiye verdiniz. Güzel işler de yaptılar. Biz de teşekkür ettik. Ama son dönemlerde ipin ucunu kaçırdılar. Tedavüle çıktığı 2009 yılında 200 liramız 10 kilo tereyağı alıyordu. Şu an tereyağın kilosu 250 lira. 200 liramız bir kilo alamaz hale geldi. Paramız pul oldu. Kötü yönetim, adam kayırmacılık, liyakatsiz insanları devletin koltuklarına oturttuğumuz için.” şeklinde belirtti.
TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELEMİZ SONUNA KADAR
Siyasetin ayrıştırıcı unsur haline geldiğini söyleyen Kaya, “Bayrak, vatan, toprak hassasiyetimiz hiçbir şeyle kıyaslanamaz. Kırmızı çizgimiz. Biz vatanın delileriyiz. Sağcısı da, solcusu da öyledir. Siyaset o kadar çirkinleşti ki, o kadar seviyesizleşti ki.. Eskilerin siyasetini hatırlayın. Öyle bir hale getirdiler ki kardeş, kardeşe düşman. Siyaset insanları, vatanı bölmek için yapılmamalıdır. Birleştirmek için yapılmalı. Siyasetin temel görevi vatandaşın sofrasındaki ekmeği, tenceresindeki yemeği artırmak için yapılmalı. Biz cumhuriyeti kuran partinin mensuplarıyız. 1994’te Tansu Çiller ile koalisyon hükümeti kurduk. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde terör örgütleriyle en etkin mücadele o dönemde yapıldı. Şu an bir Ortak Mutabakat metnimiz var. Orada net yazıyor. Terörle ve tüm terör örgütleriyle kararlıkla sonuna kadar mücadele edeceğiz. Lütfen yalanlara itibar etmeyin. Sırf koltuklarını korumak için iftira atılıyor. Sırf saraylarda rahat yaşamak için. Bu oyuna gelmeyin.” ifadelerini kullandı.
CUMHURİYETİN KAZANIMLARI 20 YILDA ÇARÇUR EDİLDİ
İç ve dış borçlanmaya dikkat çeken Kaya, “Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları aç durdular, bu toprakları bize vatan yaptılar. Toplu iğne üretemeyen ülkede fabrika kurdular. Sanayi tesisleri, limanlar kurdular. Bu yoksul milleti ayağa kaldırdılar. 15 yılda yaptılar bunları. Yüzlerce limanlar, sanayi tesisleri, demiryolları gibi bir sürü hizmeti sığdırdı. 1923 yılından 2002 yılına kadar 80 yılda bu ülkenin borcu 123 milyar dolar. 21 yıllık Ak Parti iktidarında bugün iç ve dış borcumuz 520 milyar dolar civarında. Bunun yanında şeker, tekel fabrikalarımız, limanlarımız vardı, Seka kağıt fabrikalarımız, Türk Telekom, Türk Hava Yolları, Tüpraş daha birçok kazanımı sattı. 61 milyar dolara bunları sattı. Bir hayırsız evlat geldi. Tüm birikimlerimizi sattı. 84 milyon kişi bugün sıkıntı çekiyorsa bu yüzdendir. Kendileri zevki sefa içinde saraylarda, milletin büyük bir kesimi yoksulluk içinde yaşıyor. 25-30 senesini bu ülkeye verip emekli olanlar bugün geçinemiyorsa bu hepimizin ayıbıdır. Avrupa’da emekli olanlar eşiyle gelip Sümela Manastırı ziyaret ediyor. Bizim emeklilerimiz kahvehanede çay ısmarlayamaz duruma geldi.” açıklamalarında bulundu.